SU LÜKS DEĞİL HAKTIR!
YÜKSEK FATURALARA KARŞI DUR DE!
İzmir’de yurttaşların suya erişimi her geçen gün daha da zorlaşıyor. Çünkü İzmir, Türkiye’de suyun en pahalı olduğu kent. Halk yoksullaşırken, açlık sınırı 19 bin 830 lira, asgari ücret 17 bin 2 lira iken bir de yüksek su faturaları altında boğuluyoruz. Neden mi? Yanlış yerel yönetim politikaları ve rant odaklı tercihler yüzünden!
Seçimden önce “su faturalarını düşüreceğiz” diyenler, koltuklarına oturur oturmaz halkı unuttu. Krizin bedelini halka ödetiyorlar. Bu bedeli kabul etmiyoruz! Biz diyoruz ki, su ticari bir meta değil, yaşam hakkıdır. Bu hakkı gasp etmeye çalışanlara karşı tavrımız nettir: Su halkın malıdır, özelleştirilemez, fahiş fiyatlarla satılamaz!
Her haneye, sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için gerekli olan asgari miktarda su ücretsiz verilmelidir. Bu miktarın üzerinde tüketim olduğunda, kademeli bir fiyatlandırma uygulanmalıdır. Ancak, bu süreçte de hanelerin ihtiyaç durumu göz önünde bulundurulmalı ve zor yaşam koşulları dikkate alınarak adil bir sınır belirlenmelidir. Dünyada pek çok ülkede uygulanan bu model, hem suyun adil dağıtımını sağlar hem de temel insan hakkı olan suya erişimi güvence altına alır.
Su, rant projelerine kurban edilemez! Yurttaşın ihtiyaçları, sermayenin çıkarlarından önce gelir. Yaşamın sürdürülebilmesi için suya erişim engellenemez!
Bu düzeni kabul etmiyoruz!
Türkiye İşçi Partisi olarak, su zamlarına karşı kampanyamızı başlatıyoruz.
Su hakkına sahip çıkan herkesi bizimle birlikte mücadeleye davet ediyoruz. Su, yaşamdır!