HUKUK DEVLETİNİ FİİLEN KALDIRAN SALDIRILARA KARŞI MÜCADELEMİZ SÜRECEK

13 Ekim 2020 günü, Türkiye hukuk ve siyaset tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Milletvekili dokunulmazlığı ile ilgili bir yerel mahkemenin, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımaması, hukuk devleti ilkesinin fiilen ortadan kaldırılması anlamına gelmektedir. Bir “anayasal darbenin”, sahte “darbe” söylemleriyle örtbas edilmesine izin vermeyeceğiz.

Bilindiği gibi, CHP’li Enis Berberoğlu ile HDP’li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları’nın milletvekillikleri usulsüzce ve teamüllere aykırı olarak kaldırılarak seçme ve seçilme hakları gasp edilmişti.

Enis Berberoğlu hakkında Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruda hak ihlali olduğu tespit edilmiş ve yargılamanın yenilenmesine karar verilmişti.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi ise dün Anayasa Mahkemesi kararını tanımadığını ilan ederek yargılamanın yenilenmesi kararını yerine getirmeyeceğini duyurdu.

Saray Rejimi’nin hüküm sürdüğü ülkemizde hukukun ve yargının tamamen siyasi iktidarın belirleniminde olduğu bir kez daha açıkça ortaya çıkmıştır. Anayasa Mahkemesi kararını tanımayan bir mahkemenin varlığı, yargının yalnızca “şahsının” tercih ve isteklerini dikkate aldığını, bunun haricinde herhangi bir anayasal ya da kanuni düzenlemenin hükmünün olmadığını ilan eder niteliktedir.

Gelinen aşamada hukuksuzluğun bizatihi kendisi rejimin yeni hukuku haline gelmiştir. Mahkemeler hukuk tanımadıklarını göstermekte, yürütmeye ait kurumlar yargı ile açık bir çatışma içine girmekte ve dahası, Anayasa’ya yapılan darbe, bir sosyal medya paylaşımından yola çıkılarak örtbas edilmeye çalışılmaktadır.

Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, belediyelere atanan kayyumlar ve son olarak Anayasa Mahkemesi kararının tanınmaması, yaşadığımız rejimin bir diktatörlük olduğunun en açık göstergeleridir.
Bugün yurttaşlarımızın acil ihtiyacı adalet talebinin ve mücadelesinin yükseltilmesidir. Bu mücadele olmaksızın, geldiğimiz aşama itibariyle Saray Rejimi’nin her türlü zor kullanımını deneyeceği açıktır.

Anayasa Mahkemesi, kararlarına sahip çıkmalıdır.
Anayasa Mahkemesi’ni tanımadığını ilan eden 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararında imzası olanlar derhal görevden alınmalıdır.
Seçilmiş milletvekilleri, meclisteki sıralarına dönerek görevlerine başlamalıdır.

Türkiye İşçi Partisi olarak, Saray Rejimi’nin hukuk devletini fiilen ortadan kaldıran saldırılarına karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi ve her türlü gerçek direnişin yanında olacağımızı ilan ediyoruz.

Paylaş: